19 Temmuz 2012 Perşembe

Vakıfbank'tan Yeni Bir Şube Daha

Vakıfbank 690'ıncı Şubesini Ostim'de Ostim Bulvar Şubesi Adıyla Açtı

Vakıfbank Yönetim Kurulu Başkanı Halil Aydoğan, yatırımlarını ve özel ilgilerini Ankara'dan ayırmayacaklarını söyledi.Açılış töreninde konuşan Aydoğan, Türkiye'ye daha iyi hizmet verebilmek amacıyla 1,5 yıl önce bankanın genel müdürlük birimlerinin İstanbul'a taşınmaya başladığını hatırlatarak, bankanın genel müdürlüğü fiziki olarak İstanbul'da olsa da Ankara'nın Vakıfbank için her zaman önemli olduğunu vurguladı.

Müşteriye yakın olmayı ve yüz yüze gelmeyi her zaman tercih ettiklerini anlatan Aydoğan, Ankara için, "Yatırımlarımızı ve özel ilgimizi bu şehirden ayırmayacağız" dedi. Vakıfbank Genel Müdürü Süleyman Kalkan da Vakıfbank'ın Ostim'de açtığı şube ile Ankaralı KOBİ'lerin en büyük iş ortağı olmayı hedeflediğini belirtti.

Kalkan, bu bölgenin, KOBİ'lerin yoğunlukla bulunduğu bir bölge olduğuna dikkati çekerek, Ostim Bulvar Şubesi'nin bu bölgenin en çok tercih edilen şubesi olmasını amaçladıklarını ifade etti.

Süleyman Kalkan, 2012 başında 630 civarında olan şube sayısını yıl sonunda 750'ye çıkarmayı hedeflediklerini vurgulayarak, bu hedefe yıl sonunda rahatlıkla ulaşacaklarını bildirdi. Müşterilere ulaşmanın en efektif yolunun şubeler olduğunu belirten Kalkan, şunları kaydetti: "Halden anlayan banka olarak müşterilerimize en yakın olduğumuz noktada yer almalı ve müşterimizin halinden anlamalıyız. Nerede ihtiyaç varsa, Vakıfbank olarak orada olmalıyız. Kısmet olursa 2012 yılı içerisinde 120'ye yakın şube açmış olacağız. Geçtiğimiz yıl da 100 yeni şube açılışı gerçekleştirdik. Göreve geldiğimiz yıldan bu yana yaklaşık 2,5 yıl içerisinde 250'nin üzerinde yeni şube açtık." Bankanın açılışına Ankara 2. Bölge Müdürü Zafer Belli, Ostim Bulvar Şubesi Müdürü Adıgüzel Aydın ve diğer şube müdürleri de katıldı.

18 Temmuz 2012 Çarşamba

Şekerbank'tan Hemşerim Kredisi

Şekerbank Şubelerinin Kuruluş Yıldönümleri Kapsamında Bölge Esnafına ve Küçük İşletmelere Özel Düzenlediği Kampanya ile Kredi Faizlerinde Yüzde 20 İndirim ve 3 Ay Taksit Erteleme İmkanı Sunuyor

Şekerbank, şubelerinin kuruluş yıldönümlerine özel geliştirdiği "Hemşerim Kredisi" ile esnaf ve küçük işletme segmentinde yer alan müşterilerinin nakit ihtiyaçlarını uygun faiz, vade ve taksit erteleme imkanıyla karşılıyor. "Hemşerim Kredisi" kampanyası, bankanın uzun yıllardır aynı yerde hizmet veren köklü şubelerinin kuruluş yıldönümlerinde, bölge esnafına ve küçük işletmelere özel düzenleniyor.

2007 yılından bu yana Kilislilere hizmet veren Şekerbank Kilis Şubesi’nde "Hemşerim Kredisi" kampanyası, 17 Temmuz-30 Temmuz 2012 tarihleri arasında devam edecek. Kredi faizlerinde yüzde 20 oranında indirim fırsatı sunulan kampanya kapsamında, 24 aya kadar vade uygulanıyor. İsteyenlerin taksitlerini 3 ay erteleyebileceği kampanyada, 30 bin TL’ye kadar kredi talepleri karşılanıyor. 

Türkiye genelindeki 272 şubesinin 29’u 50 yaş üzerinde, 22’si 40 yaş üzerinde olan Şekerbank, Anadolu bankacılığındaki uzmanlığı doğrultusunda bulunduğu bölgeye özel yerel çözümler sunmaya devam ediyor.

Cihan

16 Temmuz 2012 Pazartesi

Japon Bankası Türkiye'ye Geliyor

Japonya’nın En Büyük Bankası ve 1986 Yılında İstanbul Temsilciliği Ofisi’ni Açmasından Bu Yana 26 Yldır Türkiye’de Kesintisiz Faaliyet Gösteren Tek Japon Bankası Olan Bank of Tokyo- Mitsubishi UFC (BTMU) Ağustos Ayında Lisans Başvurusunu Yapıyor

BTMU, öncelikle Türkiye’de faaliyet gösteren Japon kurumsal müşterileri ele alacak. Özellikle Japonya’nın Türkiye’ye ilgisinin arttığı bu dönemde, BTMU’nun Türkiye’ye girmesi önem taşıyor. Ayrıca, özel sektördeki ve kamu sektöründeki Japon olmayan birinci sınıf kurumlara ve holdinglere hizmet sunacak. Özellikle enerji, finans, telekom altyapı ve kamu hizmetleriyle ilgilenecek olan BTMU, Japon firmalar ilgilenirse, Türkiye’deki özelleştirme ihalelerinde de onlara kredi desteği sağlayabilecek. Fizibilitesi uygun olan projelerde Türk firmalarına da destek sağlayabilecek.

Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı’nın desteğiyle Türkiye’ye giriş yapan BTMU, Türkiye’yi Avrupa, Ortadoğu ve Afrika’dan oluşan gelişen pazarlar bölgesinde büyüme motorlarından birisi olarak görüyor. BTMU Avrupa, Ortadoğu ve Afrika CEO’su Shoji Nakano, "Bankamızın Türkiye’deki operasyonel varlığının iki ülke arasındaki iş hacmine ve ilişkilere önemli ölçüde katkıda bulunacağına ve ülkeye doğrudan yabancı sermaye girişini artıracağına inancımız tamdır" dedi.

Tek Başvuru Türkiye’ye


Shoji Nakano, "Bu bölgede lisans için başvurduğumuz tek ülke Türkiye. Çünkü Türkiye bir örnek teşkil ediyor. Bölgemizde Türkiye gibi başka bir örnek yok" diye konuştu.

Hürriyet

3 Temmuz 2012 Salı

Konut Kredilerinde Yıllık Büyüme Hızı Yüzde 11,5


İlk Çeyrekte Kullandırılan Yeni Konut Kredisi 4,78 Milyar Lira Oldu

Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği'nin, 2012 Birinci Çeyrek Dönem Türkiye ve Dünya Gayrimenkul Sektörü Raporu'nda Türkiye'nin 2012 yılının ilk üç ayındaki büyüme oranının, dünyadaki yavaşlamanın ve ekonomiyi soğutma önlemlerinin de etkisiyle yavaşladığı, ancak ABD, Avro Bölgesi ve Japonya'nın da önüne geçerek yüzde 3,2 olarak gerçekleştiği anımsatıldı.

Türkiye ekonomisinin büyüme hızındaki düşüşün tüm alt sektörlere yansıdığı, gayrimenkul sektörünün büyümesinin de aynı dönemde 2,8 büyüdüğü bildirildi.

2012 yılı ilk üç ayındaki ekonomik büyüme oranlarının ABD'de yüzde 1,9, Japonya'da yüzde 2,7 oranında, Avro Bölgesi'nin ise yüzde -0,1 olarak gerçekleştiği belirtilen raporda, küresel yavaşlamanın Çin'de de etkisini gösterdiği ve bu ülkede de büyüme oranının yüzde 8,1'e düştüğü kaydedildi.

Raporda Merkez Bankası'nın uyguladığı sıkılaştırıcı para politikasının temel neden olduğu yavaşlamada, 2011 yılı ikinci yarısı itibariyle gerçekleşen yüksek faiz oranları ve daha düşük likiditenin de belirleyici olduğuna dikkat çekildi. Ekonomiyi soğutma önlemlerinin temel hedefleri olan cari açık ve enflasyondaki gerilemenin ilk üç ayda da sürdüğüne vurgu yapılan raporda, henüz kalıcı iyileşme için erken olduğu, bu nedenle Merkez Bankası'nın göreceli sıkı para politikasının bir süre daha süreceği ve buna bağlı olarak iktisadi faaliyetlerdeki büyümenin de aynı süreçte sınırlı kalacağı yorumu yer aldı.

Raporda, sektördeki yavaşlamada, kamu sektörünün inşaat harcamalarındaki durgunluğunun da etkili olduğu belirtilirken, özel sektör harcamalarındaki düşüşe de dikkat çekildi. Yüksek kredi faiz oranlarının kredi talebini sınırlandırdığı, bunun da faiz oranlarda gevşemeye yol açtığının ifade edildiği raporda, ticari gayrimenkulün ise ekonomideki yavaşlamadan olumsuz etkilenmediği kaydedildi. Raporda, ofis, AVM, otel yatırımlarının devam etmesine karşın kiralama talebi ve doluluk oranlarında sıkıntı yaşanmadığı vurgulandı.

2012 birinci çeyrek dönemine ilişkin GYODER raporuna göre; ABD'de inşaat harcamalarında kıpırdanma, konut satışlarında sınırlı artış yaşanırken, ticari gayrimenkul fiyatları endeksi ise durağanlaştı. Avrupa'da inşaat sektöründe küçülme devam etti.

Yılın birinci çeyreğinde Türkiye'de inşaat sektörü yüzde 2,8 büyürken, alınan konut yapı ruhsatları sayısı 115 bin 637 olarak gerçekleşti. Konut kredilerinde yıllık büyüme hızı yüzde 11,5 olarak gelişti. İlk çeyrekte kullandırılan yeni konut kredisi 4,78 milyar lira oldu. Konut kredisi aylık faiz oranı ise ortalama yüzde 1,25'e geriledi. Konut satışları 96 bin 92 adet olarak gerçekleşti. Konut fiyatları ve konut kiralarında sınırlı artış yaşandı.

Açılan 5 AVM ile birlikte toplam AVM sayısı 284'e, toplam kiralanabilir alan büyüklüğü 7,49 milyon metrekareye ulaştı. İstanbul ofis piyasasında MİA bölgesi A ve B tipi ofislerde düşük boşluk oranları sürerken, kiralar durağanlaştı. Lojistik binası ve AVM kiralarında ise durağanlık devam etti.

İMKB'de işlem gören GYO sayısı 24'e yükselirken, İMKB'deki GYO'ların toplam piyasa değerleri ise 13,8 milyar lira olarak gerçekleşti. Yabancılara gayrimenkul satışı 557 milyon dolar, doğrudan yabancı sermaye yatırımları da 149 milyon dolar oldu.

Raporu değerlendiren GYODER Başkanı Işık Gökkaya, Türk inşaat sektöründeki büyümenin, ekonomi genelindeki yavaşlamanın, özellikle yeni yıl ile birlikte etkisini gösteren ekonomiyi soğutmaya yönelik önlemlerin ve sektörde 2011 yılı sonundaki yüksek seviyenin doğal etkisiyle öngörülebilir ve temkinli bir büyüme oranı kaydettiğini belirtti.

Gayrimenkul sektörünü olumlu yönde ve önemli boyutta etkileyecek olan, kentsel dönüşümün henüz ilk projelerinin görüldüğünü, Afet Yasası'nda henüz ön hazırlık çalışmalarının yürütüldüğünü ve yabancılara mülk satışı ile ilgili düzenlemelerde ise oturma izni, kredi kullanımı gibi tamamlayıcı unsurların beklendiğini ifade eden Gökkaya, ''Konut kredisi faiz oranlarında düşüş ve kullanım oranında artış sağlayacak bazı gelişmeler de beklenmektedir. Tüm bu gelişmelerin piyasaya etki etmesi ve genel ekonomideki gelişmelere paralel olarak Türkiye gayrimenkul sektörünün de, özellikle yılın ikinci yarısında vites büyütüp hızlanarak, sene sonunda öngörülen büyüme oranını yakalaması beklenmektedir'' dedi.

HaberTürk

14 Haziran 2012 Perşembe

İspanya'da Konut Kredisi ile Ev Alanlar Zor Durumda

İspanya'da Konut Kredisi ile Ev Alanlar Borçlarını Geri Ödeyemiyor

Eduardo Cochago pek uzun boylu sayılmaz. Hafif tıknaz Ekvatorlu'nun üzerinde ekoseli bir gömlek ve bir kot pantolon, elinde ise tahliye kararı ve bankanın belgeleri var. Bu belgelere göre, Eduardo'nun bankaya 100 bin eurodan fazla borcu var, ancak evi için aldığı konut kredisinin taksitlerini ödemeye gücü kalmamış.

Eduardo 14 yıl önce gelmiş İspanya'ya inşaatlarda kolaylıkla iş bulmuş, iyi de para kazanmış. Ardından da kendine bir ev almış. Emlakçıların o yıllarda göçmenleri gözlerine kestirdiklerini söyleyen Eduardo, "Bir yabancı görünce, hemen ‘Bunun bir daireye ihtiyacı vardır' diyorlardı. Ne de olsa, yedi kişi tek bir odaya sığıştığımızı ve biraz olsun onurlu bir hayat sürebilmemiz için kendimize ait bir yuvaya ihtiyacımız olduğunu biliyorlardı” şeklinde konuşuyor.

Eduardo, sabahları verdikleri kahve arasında bile emlakçıların kendilerine teklifler getirdiğini, yüzde 100 finansman seçeneği sunarak hiçbir risk olmadığını ve sadece bir imza atmalarının yeteceğini söylediklerini anlatıyor.

Konutlar Değer Kaybediyor

Eduardo'nun konut kredisini geri ödemek zorunda olduğu banka, şimdilerde manşetlerden inmiyor. Bankia adlı banka, 2010 sonunda aralarında gayrimenkul işine ağırlık vermiş olan dev Caja Madrid'in de bulunduğu bir dizi bankanın birleşmesinden oluşmuştu.

Konut kredisinin 65 bin euroluk bölümünü geri ödediğini, ancak eşi ve 10 yaşındaki kızları ile birlikte oturduğu dairenin artık bankaya ait olduğunu ve aşırı değer kaybettiğini belirten Eduardo, "Dairenin fiyatı 263 bin euroydu, şimdi ise sadece 55 bin euro ediyor. Nereden mi biliyorum? Kiralık bir daire bakmak için bir emlakçıya gittim, bana ‘satın almak en hesaplısı' dediler ve artık bankaya ait olan, ama benim hâlâ oturduğum dairemi bana önerdiler!” diyor. Hatta emlakçı, Eduardo'ya tekrar bir finansman önermiş, hem de herhangi bir güvence ya da kefil istemeden. Fakat Eduardo artık böyle tekliflere yanaşmıyor.

Eduardo'nun Ümidi Yeni Yasa

İspanya'da bir süre önce yürürlüğe giren bir yasaya göre, kredisinin taksitlerini artık ödeyemeyecek durumda olan borçlular, daireleri bankanın mal varlığına geçtiği takdirde belli şartlar altında geri kalan borçlarını ödemekten muaf tutuluyor.

Bu yasadan medet uman Eduardo, oturduğu dairede kiracı olarak kalabilmeyi ümit ediyor. Komşuları ve benzeri mağdurların bir araya geldiği bir yardım derneğinin desteğiyle de bankayla müzakereleri sürdürüyor. Bir dernek çalışanı birçok vakada olumlu sonuç aldıklarını şu sözlerle dile getiriyor:

"Çabalarımız işe yarıyor. Bugüne kadar 77 dairenin tahliyesini engelleyebildik. Eğer burada başarılı olamazsak, bankaları daire sakinlerinin kaldırabileceği bir kira anlaşması konusunda ikna etmeye çalışıyoruz. Böylece daha önce dairenin sahibi olanlar, şimdi gelirlerinin yüzde 30'unu kira olarak verip evlerinde oturmaya devam edebiliyor.”

Aktivistlerden Tahliye Karşıtı Eylem

Eğer Eduardo dairede oturmaya devam edebilmesi konusunda bankayı ikna edemezse, Madrid'de diğer birçok dairenin tahliyesinde yaşananlar tekrarlanabilir. Tahliye günü aktivistler internet üzerinden ve kısa mesaj ile iletişim kurup buluşuyor ve daireye polisin girmesini engelliyor. Hatta zaman zaman böyle eylemler tahliyelerin geçici olarak ertelenmesini bile sağlayabiliyor.

Deutsche Welle Türkçe

12 Haziran 2012 Salı

Çürük Konutunu Yıkana 20 Yıl Vadeli Kredi

Yeni Afet Yasası Kapsamında Çürük Evini Yıkanlar Teşvik Edilecek. Hazırlanan Pakete Göre Çürük Binanın Sahibi, Yeni Evine Kavuşurken 20 Yıl Vadeli, İndirimli Kredi ile Desteklenecek.

Kamuoyunda ‘Kentsel Dönüşüm Yasası’ olarak bilinen ‘Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkındaki Kanun’ kapsamında yıkılması gereken binalar için süper teşvik paketi hazırlanıyor. Çürük bina sahiplerini binalarını ‘gönüllü olarak’ yıkmayı ve ‘olası mağduriyetleri’ gidermeyi amaçlayan paket ile çürük binalarını yıkanlara kredi desteği verilecek. Süper krediden ev sahiplerinin yanı sıra evini güçlendirmek isteyenler ve bu binalardaki kiracılar da yararlanacak.

Çürük Evini Yıkan Kârlı Çıkacak

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın “Yıkım 4 ay sonra başlayacak” açıklaması ile birlikte gözler, Afet Yasası’na çevrildi. STAR’ın edindiği bilgiye göre, Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı dönüşüm projesi için, bir çok alanda çalışma yürütülüyor. Bu çalışmaların başında ise çürük yapılarda oturan vatandaşlara kredi desteği verilmesi geliyor. Çürük binalarda oturanlara verilecek krediler ile ilgili çalışma henüz netleşmedi ancak bürokratlar ve uzmanlar 2 alternatif hazırladı.

Faizin Bir Bölümünü Devlet Üstleniyor

İlk alternatife göre, çürük binalarının yıkımına onay veren vatandaşlara, ‘faiz’ desteği verilecek. Buna göre örneğin 100 bin liralık dairesinin yıkılmasına onay vererek aynı yerden yeni konut sahibi olmak isteyen vatandaş, yeni konutun değeri 150 bin lira ise aradaki 50 bin liralık farkı, bankalardan kredi olarak çekebilecek. Söz konusu kredide faizin belirli kısmını devlet üstlenecek. Burada yüzde 50’ye varan oranda faiz desteği verilmesi üzerinde duruluyor. İkinci alternatif ise vatandaşlara faiz desteği yerine, kredinin belirli kısmının devlet tarafından karşılanmasını içeriyor. Bu durumda, örneğin 50 bin liralık kredi kullanana, yüzde 20-30 oranında destek verilecek. Her iki alternatifte de vatandaşların 150 bin liralık konutta 10-15 bin liralık avantajı söz konusu olacak. Çürük binalara verilecek kredi desteğinden konut sahiplerinin dışında, binasını yenilemek isteyen vatandaşlar ile bu konutlarda kiracı olarak oturanlar da yararlanacak. Örneğin çürük binada yıllardır kiracı olarak oturan bir kişi de konut sahibi olmak için kredi teşviğinden yararlanabilecek. Kredilerin maliyeti ise 2-B arazilerinden elde edilen gelirden sağlanacak. Bakanlık yetkilileri, dönüşüm seferberliğinin öncelikle, ‘gönüllü yapılardan’ başlanmasını planladıklarını kaydettiler. Afet Yasası kapsamında yapılacak yıkımlardan hiçbir vatandaşın mağdur edilmeyeceğini ifade eden yetkililer, amaçlarının davul zurna ile yıkım yapmak olduğunu vurguladılar. Yetkililer dönüşüm sayesinde, konutların değerinin de artacağını söylediler.

Sistem Nasıl İşleyecek

Yıkım işleri öncelikle, gönüllü binalardan başlayacak. Gönüllü olmayanlara ise devlet yıkım kararı alacak. Konut sahiplerine evi boşaltmaları için 60 gün süre tanınacak. Süreç sonunda ise konut sahipleri direniyorsa, bina zorla yıkılacak.

Çürük binalardaki konut sahiplerine, ‘aynı yerden konut alma’, ‘konutu rayiç bedelinden devlete satma’ ve ‘TOKİ’nin mevcut konutlarından birisini alma’ şeklinde üç ayrı teklif sunulacak.
Aynı yerden konut sahibi olmak isteyenlere veya mevcut konutlardan birisini almak isteyenlere düşük faizli kredi imkanı sağlanacak. Örneğin yıkılacak evin değeri 100 bin lira, yeni konutun fiyatı ise 150 bin lira ise konut sahibi 50 bin liralık düşük faizli kredi kullanabilecek.

Uzmanların üzerinde durduğu sistem aynen kabul edilirse, çürük binalardaki konutların sahiplerine yüzde 50’ye varan faiz destekleri sağlanacak. Örneğin, 60 ay vadeli yüzde 1 faizle 50 bin liralık kredinin 18 bin lira düzeyinde olan faiz yükü, destek ile 9 bin liraya gerileyecek. Böylece, konut sahibi kredide büyük avantaj sağlamış olacak. Ayrıca vadeler de 20 yıla kadar çıkabilecek.

Aynı kredi desteklerinden, çürük binalardaki konutlarda oturan kiracılar da yararlanacak. Yasa çıkmadan önce bu binalarda oturan kiracı, eğer yeni konut almak isterse, devletin kredi desteğinden faydalanarak, uzun vadeli düşük faizli kredi ile konut sahibi olabilecek.

Star

İspanya'nın Kredi Notu Düştü


İspanya'nın Kredi Notu Üç Basamak Düştü
Amerikan Uluslararası Kredi Derecelendirme Kuruluşu Fitch İspanya'nın kredi notunu A'dan BBB'ye getirerek üç basamak dşürdü

Fitch ayrıca, gündemde olan İspanyol bankalarının sermayenin yeniden yapılandırılmasının 60 milyar dolara mal olacağını, kötü bir senaryoda ise bunun 100 milyar dolara kadar çıkabileceğini savundu.

Bu arada, Hollanda Başbakanı Mark Rutte ile bugün Madrid'deki Başbakanlık Konutu'nda (Moncloa) bir görüşme yapan İspanya Başbakanı Mariano Rajoy, daha sonra basın toplantısı düzenledi.

Rajoy, İspanyol bankalarının sermaye yapılandırması için ne kadar paraya ihtiyacı olduğuyla ilgili soruları, ''Uluslararası Para Fonu ve bağımsız değerlendirme kuruluşları bize görüşlerini bildirecekler. Herkesin rakamlar konuşması beni rahatsız etmiyor ama ben İspanya Başbakanı olarak rakam veremem'' şeklinde cevapladı.

AA

6 Haziran 2012 Çarşamba

Tüketici Kredilerinde Yüzde 0,37 Artış

Katılım Bankaları Dahil Mali Kesim Hariç Tüketici Kredileri Yüzde 0,37 Artış Gösterdi

Bankacılık sektörünün bu yılın Nisan ayı itibarıyla dönem net karı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 10,7 artarak, 7 milyar 663 milyon lira oldu. Sektörün aktif büyüklüğü de Nisan 2012 itibarıyla 1 trilyon 255 milyar 577 milyon liraya ulaştı.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu kesinleşmemiş geçici verilere göre, 2012 yılı Nisan ayı, ''Türk Bankacılık Sektörünün Konsolide Olmayan Ana Göstergeleri''ni açıkladı.

Buna göre, bankacılık sektörünün dönem net karı geçen yılının Nisan ayına göre 743 milyon lira (yüzde 10,7) artarak, 7 milyar 663 milyon lira oldu.

Sektörün aktif büyüklüğü de bu yılın Nisan ayı itibarıyla 1 trilyon 255 milyar 577 milyon liraya ulaştı. Türk bankacılık sektörünün aktif toplamı 2011 yılının sonuna göre 37 milyar 882 milyon lira (yüzde 3,1) artış gösterdi.

Nisan 2012 itibarıyla en büyük plasman kalemlerinden olan krediler 710 milyar 344 milyon lira ve menkul değerler 283 milyar 605 milyon lira bakiye arz etti.

2011 yıl sonuna göre krediler yüzde 4, takipteki alacaklar (brüt) yüzde 5,2 artarken, menkul değerler yüzde 0,5 oranında azaldı.

Son 1 Yıllık Dönem

2011 Nisan-2012 Nisan döneminde sektörün aktif toplamı 186 milyar 287 milyon lira (yüzde 17,4), krediler 136 milyar 446 milyon lira (yüzde 23,8) artış gösterdi.

Nisan 2011 döneminde yüzde 17,9 seviyesinde olan sermaye yeterliliği standart oranı ise 1,5 puan azalışla Nisan 2012'de yüzde 16,4 düzeyinde gerçekleşti.
Bankacılık Sektörü Kredi Hacmi 733 Milyar Liraya Çıktı

Bankacılık sektörünün toplam kredi hacmi 1 haftada yüzde 0,38 oranında arttı ve 733 milyar 50 milyon lira oldu.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun haftalık bültenine göre, 25 Mayıs itibariyle mali kesime verilen kredilerin toplamı bu dönemde yüzde 3,71 artarak, 14 milyar 328 milyon liradan 14 milyar 859 milyon liraya çıktı.

Bankacılık sektörünün mali kesim hariç toplam kredi hacmi de yüzde 0,27 artarak, 668 milyar 491 milyon liradan, 670 milyar 307 milyon liraya yükseldi.

Mali kesim hariç spot krediler sektör toplamı da haftalık bazda yüzde 0,36 artışla 85 milyar 546 milyon liraya ulaştı. Mali kesim hariç spot krediler sektör toplamı 18 Mayıs itibarıyla 85 milyar 239 milyon lira düzeyindeydi.


Tüketici Kredileri

Katılım bankaları dahil, mali kesim hariç tüketici kredileri de yüzde 0,37 artış gösterdi. Tüketici kredileri 175 milyar 32 milyon liradan 175 milyar 687 milyon liraya çıktı.

Bir haftalık süreçte taksitli ticari krediler toplamı da 79 milyar 73 milyon liradan 79 milyar 506 milyon liraya yükseldi. Taksitli ticari kredilerdeki oransal artış yüzde 0,55 oldu.

Bireysel kredi kartları kullanım tutarı ise yüzde 0,78 artarak, 59 milyar 457 milyon liradan, 59 milyar 920 milyon liraya çıktı.

BloombergHT

4 Haziran 2012 Pazartesi

Bireysel Krediler Yıllık Bazda Yüzde 24 Büyüdü

Türkiye Bankalar Birliği'nin Türkiye Bankacılık Sistemi Raporu'na Göre Sektörün Kar Hacmi Yılın İlk Çeyreğinde Geçen Yılın Aynı Dönemine Göre Yüzde 8 Artarak 5.7 Milyar TL'ye Yükseldi

Yıllık bazda özkaynak karlılığı yüzde 15.7'den yüzde 14.1'e, yıllık bazda aktif karlılığı ise yüzde 2.1'den yüzde 1.7'ye geriledi. Böylece yıllık bazda karlılık gerilemeye devam etti.
Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Mart 2012 Türkiye Bankacılık Sistemi istatistiklerini açıkladı. Buna göre Türkiye ekonomisi, 2012 yılının ilk çeyreğinde bazı Avrupa Birliği ülkelerinde yaşanan borç krizi ve devam etmekte olan belirsizlikle birlikte iç talepte yaşanan gerilemeye paralel olarak soğumaya başladı.

Risk Algısı Yüksek Seyretmeye Devam Etti

Bazı Avrupa Birliği ülkelerinde devam etmekte olan borç sorunlarına henüz somut bir çözüm üretilememiş olması ve yaşanan siyasi değişiklikler Dünya'da yüksek olan risk algısının daha da artmasına neden oldu. Yüksek cari işlemler açığının ekonomik yavaşlamaya paralel olarak düşüşe geçmesine rağmen hala yüksek seviyede seyretmesi ve Merkez Bankası hedeflerinin üstünde seyreden enflasyona bağlı olarak bozulan enflasyon beklentisi risk algısını artıran faktörler oldu.

Kar Miktarı Arttı

2011 yılı aynı dönemi ile karşılaştırıldığında, artan işlem hacmi paralelinde net faiz gelirleri arttı. Faiz dışı gelirler ise bankacılık hizmetlerinden elde edilen gelirlerdeki artışa rağmen karşılıklar ve personel giderlerindeki artışın etkisiyle geriledi. Dönemsel kar hacimleri karşılaştırıldığında 2012 Mart sonu itibariyle dönem net karı 2011 yılı birinci çeyreğine kıyasla yüzde 11 arttı, özkaynak karlılığındaki gerileme durdu.

Yılın İlk Üç Ayında Toplam Aktifler Kredi Artışı Paralelinde Büyüdü

Bilanço toplamı, Mart 2012 itibariyle, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 17 oranında büyüyerek 1 trilyon 171 milyar TL (660 milyar dolar) oldu. Toplam aktiflerin gayri safi yurtiçi hasılaya oranının Mart 2012 itibariyle yüzde 87 düzeyinde gerçekleştiği tahmin edildi. Mart 2011'a göre, toplam aktifler mevduat bankalarında yüzde 16, kalkınma ve yatırım bankalarında ise yüzde 37 oranında arttı. Aynı dönem itibariyle, özel sermayeli bankaların toplam krediler içindeki payları 1 puan arttı, yabancı bankaların payı ise 1 puan azaldı.

Kredilerin Toplam Aktiflere Oranı Yüzde 58 Oldu

Kredilerin toplam aktiflere oranı geçen yılın aynı dönemine göre 3 puan artarak yüzde 58 oldu. Mevduatın krediye dönüşme oranı, Mart 2011'e göre 10 puan artarak yüzde 97'ye yükseldi. Mart 2012 itibariyle, bu oran kamu bankalarında yüzde 81, özel bankalarda yüzde 104 ve yabancı sermayeli bankalarda yüzde 108 oldu.

Bireysel Krediler Yıllık Bazda Yüzde 24 Büyüdü

Bireysel krediler Mart 2012 itibarıyla yıllık bazda yüzde 24 büyüdü. Bireysel kredilerdeki hızlı büyümede, konut kredileri ve ihtiyaç kredilerindeki artış etkili oldu. Konut kredilerinin toplam kredi stoku içindeki payı yüzde 10; ihtiyaç kredilerinin ise yüzde 13 seviyesinde gerçekleşti.

Takipteki Kredilerin Toplam Kredilere Oranı Yüzde 2,8'e Geriledi

Takipteki kredilerin toplam kredilere oranı yüzde 2.8'e gerilerken, ekonomik faaliyetlerde yaşanan soğumaya paralel olarak nominal bazda yükselmeye başladı. Özel karşılıkların takipteki kredileri karşılama oranı geçen yılın aynı dönemine kıyasla hafifçe gerileyerek yüzde 80 civarında gerçekleşti.

Mevduat Dışı Kaynakların Toplam Pasifler İçindeki Payı Artmaya Devam Etti

Mart 2012 itibariyle, geçen yılın aynı dönemine göre mevduat dışı kaynakların toplam pasifler içindeki payı arttı. Bu artış; yurtdışından sağlanan kaynaklar, ihraç edilen tahviller ve repo işlemlerinden sağlanan fonlardaki büyümeden kaynaklandı. Ödenmiş sermaye ve olağanüstü yedeklerdeki artışa bağlı olarak özkaynaklar arttı. Sektör özkaynakları, bir yıl önceye göre yüzde 13 artarak, Mart 2012 itibariyle 147 milyar TL (83 milyar dolar) oldu. Sermaye yeterliliği standart rasyosu Mart 2011'e göre 1.4 puan azalarak yüzde 16.7'ye geriledi. Sermaye yeterliliği rasyosundaki gerilemede kredi stoku büyümesi etkili oldu.

Yıllık Bazda Karlılık Geriledi

Getirili aktifler içerisinde kredilerin, aktif fonlamasında ise mevduat dışı fonlamanın payının artması sonucunda kredi faiz geliri ve mevduat faiz gideri arasındaki fark arttı. Faiz gelirleri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 39 artarken; faiz giderlerindeki artış yüzde 50 gerçekleşmiş ve net faiz geliri yüzde 28 arttı. İncelenen dönemde, net faiz gelirindeki artışta menkul kıymetlerden elde edilen faiz gelirlerinin de önemli katkısı oldu.
Yılın ilk üç ayında bankacılık sektörünün faiz gelirleri 26.3 milyar TL, faiz giderleri 14.6 milyar TL olarak belirlendi. Net faiz gelirleri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 28 oranında artarak 11.7 milyar TL düzeyinde gerçekleşti.

Kar hacmi, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8 artarak 5.7 milyar TL'ye yükseldi. Yıllık bazda özkaynak karlılığı yüzde 15.7'den yüzde 14.1'e, yıllık bazda aktif karlılığı ise yüzde 2.1'den yüzde 1.7'ye geriledi. Böylece yıllık bazda karlılık gerilemeye devam etti.

Kur ve Vade Risklerinde Önemli Bir Değişiklik Olmadı

Yabancı para net genel pozisyonu 443 milyon dolar fazla verdi. Yabancı para aktiflerin TL karşılığının toplam aktifler içindeki payı Mart 2011'e göre 3 puan artarak yüzde 29, yabancı para pasiflerin TL karşılığının toplam pasifler içindeki payı ise 4 puan artarak yüzde 35 düzeyinde gerçekleşti. Toplam aktiflerin yüzde 45'i, kaynakların ise yüzde 79'u 1 yıldan daha kısa vadelidir. Toplam aktiflerin ve pasiflerin ortalama vade yapısında geçtiğimiz yılın aynı dönemine kıyasla önemli bir değişiklik olmadı. Toplam kredilerin yüzde 1.4'ü (9.5 milyar TL) ve toplam mevduatın yüzde 3.7'si (25.6 milyar TL) bankaların dahil oldukları risk grubuna ait, Bankaların dahil oldukları risk grubuna ait net riskleri negatif "eksi 16.1 milyar TL" oldu.

Şube Sayısı Artarken Personel Sayısı Sabit Kaldı

Mart 2012 itibariyle faaliyet gösteren banka sayısı 44 oldu. Aralık 2011 dönemine göre; şube sayısı 52 adet artarak 9 bin 886'ya yükseldi. Personel sayısı Aralık 2011'e göre 3 kişi azalarak 181 bin 415'e geriledi. Aralık 2011'e göre, ilk 5 bankanın toplam aktifler içindeki payı değişmedi ve yüzde 61 oldu. Mevduat ve kredilerdeki payları 1'er puan gerileyerek sırasıyla yüzde 61 ve yüzde 58 düzeyinde gerçekleşti. İlk 10 bankanın toplam krediler, aktifler ve mevduat içindeki payı ise değişmeyerek sırasıyla yüzde 87, yüzde 87 ve yüzde 91 düzeyinde gerçekleşti.

Bilanço Dışı İşlemler Artmaya Devam Etti

Bilanço dışı işlemler özellikle alım satım amaçlı türev işlemler ve diğer taahhütler kalemlerindeki yükselişe bağlı olarak artmaya devam etti. Banka kartı ve kredi kart sayısı ve her iki karta ait işlem hacmi artmaya devam etti. İnternet bankacılığı ve mobil bankacılık aracılığıyla yapılan işlemlerde ise hem müşteri sayısı, hem de işlem hacmi büyüdü.

Anka

Kredi Kullanımında Vazgeçme Hakkı Tanınmalı

Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Genel Başkanı Sıtkı Yılmaz Kredi Kullanımında Tüketiciye Makul Bir Süre İçinde Cayma Hakkı Tanınması Gerektiğine Belirtti

Yılmaz, konut finansmanı kuruluşlarının tüketicilere sözleşme öncesinde kredi ile ilgili genel bilgileri ve kredi sözleşmesinin koşullarını içeren ’Sözleşme Öncesi Bilgi Formu’ vermek zorunda olduğunu kaydetti. Bu bilgi formunun tüketiciye verilmesinin üzerinden bir iş günü geçmeden imzalanan sözleşmelerin de geçersiz olduğunu ifade eden Yılmaz, ’’Bazı bankalar bu usule uymadıkları gibi tüketici ile imzalanan konut finansmanı sözleşmelerinin bir nüshasını da tüketiciye vermiyorlar. Tüketici mağduriyeti de sözleşme kurulum aşamasında başlıyor’’ diye konuştu.

Ücretsiz Dekont Verilmeli

Bankaların hak arama yollarına başvurmak için on yıl geriye doğru masraf ve komisyon veya yeniden yapılandırma ile alınan erken kredi kapama dekontlarını isteyen tüketiciden dekontlar karşılığı 100 ile 400 TL arasında ücret talep ettiğini anlatan Yılmaz, ancak bankaların Bilgi Edinme Yasası çerçevesinde tüketiciye ücretsiz dekont vermekle yükümlü olduğuna dikkat çekti.

Çözüm Getirilsin

Yılmaz, ’’Yeni hazırlanan Tüketici Yasa Tasarısı Taslağı’nda bu sorunlara mutlaka bir çözüm getirilmesi gerektiğine düşünüyoruz. Ayrıca kredi kullanımında da tüketiciye makul bir süre içinde cayma hakkı tanınması gerektiğine inanıyoruz’ diye konuştu.

Olay

29 Mayıs 2012 Salı

Tüketici Kredileri 175 Milyar TL'yi Aştı

Tüketici Kredilerinde Bir Önceki Haftaya Göre 0.1 Oranında Artış Yaşandı

Tüketici "hemen" satın aldı, "sonra öderim" dedi. Tüketicinin 18 Mayıs 2012 itibarıyla 59.5 milyar TL düzeyine ulaşan kredi kartı borçlarının yüzde 48.5’ini taksitli, yüzde 51.5’ini ise taksitsiz borçlar oluşturdu. Son 1 yılda kredi kartı harcamaları yüzde 29 artarken, taksitli kredi kartı harcamalarında yüzde 39.6, taksitsiz harcamalarda ise yüzde 29.2 oranında artış yaşandı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) Haftalık Bülteni’nde açıkladığı geçici verilere göre bankacılık sektöründe krediler toplamı (mali kesime verilenler dahil) 18 Mayıs itibarıyla geçen yılın aynı dönemine göre (20 Nisan 2011 baz alındı) yüzde 22.8 oranında artışla 730 milyar 281 milyon TL düzeyinde gerçekleşti. Krediler 18 Mayıs itibarıyla bir önceki haftaya oranla 1.1 oranında, 7 milyar 646 milyon TL tutarında artış gösterdi.

Mali kesim hariç krediler toplamı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 23.1 artışla 668 milyar 491 milyon TL oldu. Mali kesim hariç krediler toplamı bir önceki haftaya göre yüzde 0.9 oranında, 6 milyar 196 milyon TL tutarında arttı.

Tüketici Kredileri 175 Milyar TL'yi Aştı


18 Mayıs itibarıyla mali kesim hariç, katılım bankalarının dahil edildiği tüketici kredileri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 18.2 oranında artarak 175 milyar 32 milyon TL oldu. Tüketici kredilerinde bir önceki haftaya göre 0.1 oranında, 2011 yılı sonuna göre 3.9 oranında artış yaşandı.

Konut Kredileri 75,7 Milyar TL'ye Ulaştı


Tüketici kredilerinin dağılımı incelendiğinde konut kredileri 18 Mayıs itibarıyla geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 12.8 oranında artışla 76 milyar 846 milyon TL düzeyinde gerçekleşti. Konut kredileri bir önceki haftaya göre yüzde 0.3, 2011 yılı sonuna göre yüzde 3 oranında artış gösterdi.

Taşıt kredileri son 1 yılda yüzde 17.5 oranında, 1 milyar 95 milyon TL tutarında artışla 7 milyar 357 milyon TL oldu. Taşıt kredileri bir önceki haftaya göre yüzde 0.1 oranında artarken, 2011 yılı sonuna göre yüzde 0.1 oranında geriledi. 18 Mayıs itibarıyla ihtiyaç kredileri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 15.5 oranında, 8 milyar 562 milyon TL tutarında artışla 63 milyar 767 milyon TL oldu. İhtiyaç kredileri bir önceki haftaya göre yüzde 0.1 oranında gerilerken, yıl sonuna göre yüzde 2.7 oranında arttı. Diğer tüketici kredileri ise son 1 yıllık dönemde yüzde 46.8 oranında, 8 milyar 628 milyon TL tutarında artışla 27 milyar 62 milyon TL düzeyinde gerçekleşti.

Kredi Kartı Kullanımı Yüzde 29 Arttı


18 Mayıs itibarıyla bireysel kredi kartı harcamaları geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 28.9 oranında, 13 milyar 329 milyon TL tutarında artışla 59 milyar 457 milyon TL’ye yükseldi. Bireysel kredi kartı harcamaları 2011 yılı sonuna göre yüzde 8.1 oranında artarken, bir önceki haftaya göre yüzde 0.4 oranında geriledi.

Tüketici kredi kartıyla yaptığı alışverişlerde takside ağırlık vermeye başladı. 16 Mayıs 2008’de 29 milyar 235 milyon TL düzeyinde gerçekleşen kredi kartı harcamalarının yüzde 38’ini (11 milyar 108 milyon TL) taksitlendirilen harcamalar oluştururken, yüzde 62’sini taksitlendirilmeyen harcamalar (nakit çekim de dahil) meydana getirdi. 18 Mayıs 2012 itibarıyla 59 milyar 457 milyon TL düzeyinde gerçekleşen kredi kartı harcamalarının yüzde 48.5’ini taksitlendirilen harcamalar, yüzde 51.5’ini ise taksitsiz harcamalar oluşturdu. Taksitlendirilen kredi kartı harcamaları son 1 yılda yüzde 39.6 oranında artışla 28 milyar 826 milyon TL’ye, taksitlendirilmeyen harcamalar ise yüzde 20.2 artışla 30 milyar 631 milyon TL’ye yükseldi. Son 4 yıllık dönemde ise taksitlendirilen harcamalar yüzde 159.5, taksitlendirilmeyen harcamalar yüzde 69 oranında artış gösterdi.

Son 1 Yılda Bankalara Borç Yüzde 20 Yükseldi

Tüketicileri kredi ve kredi kartı borçları toplamı son 1 yılda yüzde 20.4 oranında, 40 milyar 315 milyon tutarında artışla 234 milyar 489 milyon TL düzeyinde gerçekleşti. Geçen yıl aynı dönemde tüketicilerin kredi ve kredi kartlarına toplam borcu 194 milyar 174 milyon TL düzeyindeydi.

Bankacılık sektöründe mevduat (bankalararası dahil) son 1 yıllık dönemde yüzde 13.8 oranında, 91.5 milyar TL tutarında artışla 734 milyar 98 milyon TL oldu. Mevduat 2011 yıl sonuna göre yüzde 3.2 oranında, son 1 haftalık dönemde ise yüzde 1.4 oranında artış gösterdi.

Dünya

28 Mayıs 2012 Pazartesi

Kentsel Dönüşüm Kapsamında Binası Yıkılana Kredi

Kentsel dönüşüm kapsamında binası yıkılanlara kredi desteği veya kira yardımı yapılacak. Ayrıca vatandaşların sosyo-ekonomik durumlarını değerlendirerek, talepte bulunmaları halinde faiz desteği, sübvansiyon ve geçici konut destekleri de verilecek.

2B arazilerinin yüzde 90'ı kentsel dönüşüm hesabına aktarılacak. Çevre cezalarının yüzde 50'si, belediyelerin yatırım bütçelerinin yüzde 5'i ve harç gelirlerinin yüzde 50'si, İller Bankası'nın bazı faaliyetlerinden elde edeceği kârın yüzde 50'si ve Maliye Bakanlığı'nca aktarılacak ödenek de kentsel dönüşüm için kullanılacak. Bakanlık, dönüşümde bina stoku oluşturmamak için çalışmalar yapacak, yıkılan konutların adedi kadar konut üretilecek. Üç katlı bina yıkılıp yerine 10 katlı bina dikilmeyecek.

Sabah

Konut Sektöründe Sıkıntı Giderek Büyüyecek mi ?

İnşaat sektöründe işlerin nasıl seyrettiğini, gidişatın olumlu mu, yoksa olumsuz mu olduğunu anlamak için bakılacak birkaç gösterge var. Konut satışı bu göstergelerin başında geliyor. Öyle ya, konut satışı artıyor mu, en azından yeni yapılan konutlar kadar satış var mı, bu veri büyük önem taşıyor.

Bir başka gösterge belediyelerin verdiği inşaat ruhsatı ve yapı kullanma izin belgelerinin durumu. Ayrıca, konut fiyat endeksi, inşaat güven endeksi, konut kredilerindeki artış hızı gibi veriler incelenmesi gereken diğer göstergeler arasında bulunuyor.

Satış Hız Kesiyor

TÜİK'in geçen hafta açıkladığı verilere göre bu yılın ilk çeyreğindeki konut satışı 96 bin oldu. İlk çeyrekteki konut satışı, geçen yılın aynı dönemindeki 91 binlik satışa göre yüzde 5.5 arttı. Ancak, bu yıl ilk çeyrekteki satış, bir önceki çeyrekteki yaklaşık 119 bin adetlik satışa göre yüzde 19 gibi yüksek oranda bir gerileme gösterdi.

İlk çeyreklerde 2008 yılında 112 bin, 2009 yılında 109 bin, 2010 yılında ise 86 bin konut satılmıştı.
Yılın ilk çeyreğindeki 96 bin adetlik satışın yaklaşık 21 bini İstanbul, 14 bini Ankara, 6 bin kadarı İzmir, kalan 55 bini de diğer illerde gerçekleştirildi. Bu arada, Ankara'da bu çeyrekte, 2008'den bu yana geçen 17 çeyreğin en düşük ikinci satışı yaşandı. Ankara'da 2010'un üçüncü çeyreğinde 13 bin 867 konut satıldı, bu yılın ilk çeyreğindeki satış da 14 bin 306 oldu. Ankara'daki konut satışı başka hiçbir çeyrekte 15 binin altına inmedi.   

Çeyreklere göre satış en düşük düzeye 2010 yılında geriledi; neredeyse 80 binlere kadar düşen satışlar görüldü. En yüksek satış ise, 2009'un ikinci çeyreği hariç ancak 120 bine yaklaştı. 2009'un ikinci çeyreğindeki 195 binlik rekor satışın ise özel bir nedeni vardı. 2009'un martında tapu işlemlerinde alınan harç ve vergilerde geçici olarak indirim yapılması üzerine daha önce konut almış, ancak harcın yüksek olması yüzünden noter sözleşmesiyle yetinmek durumunda kalmış olanlar bu fırsattan yararlanıp tapu işlemi yaptırınca söz konusu çeyrekte rekor bir gerçekleşme olmuştu.

İzin Belgesi Kadar Konut Satılmıyor

Konut sektörünün durumunu ortaya koyan bir başka verinin belediyelerin verdiği inşaat ruhsatları ve yapı kullanma izin belgeleri olduğu gerçeğinden yola çıkarak bu verileri hatırlatalım. Ruhsat ve izin belgelerinde bu yıla ilişkin veri henüz açıklanmış değil. 2011'de 550 bin konut için kullanım izni verildi. Ama 2011'de satılan konut 419 binde kaldı. Satışların bir kısmının noter kanalıyla yapıldığı, tapu işleminin tamamlanmadığı varsayılsa bile bu durumun aradaki farkı açıklamaktan uzak kalacağı ortada.

Kaldı ki, belediyelerin verdiği yapı kullanma izin belgesi doğaldır ki yalnızca yeni konutları kapsıyor. Satışa konu ikinci el konut hiç olmasa bile satılabilir duruma gelenle satılan arasında 131 bin fark var. Bir de ikinci el konutlar düşünüldüğünde, konut arzının konut talebinin çok çok üstünde olduğu ortaya çıkıyor.

Stok Artıyor Balon Şişiyor


Belediyeler, 2010 yılında yaklaşık 917 bin konut için inşaat ruhsatı düzenlemişti. Aslında inşaat sektörü 2011'de hızlı bir fren yaptı. Bakmayın ağırlıkla İstanbul'da olmak üzere belli başlı kentlerde yapılan büyük inşaat projelerine. Toplam inşaat ruhsatında geçen yıl belirgin bir azalma oldu. 2010'da 917 bin olan inşaat ruhsatı verilmiş konut sayısı 2011'de 646 bine indi.

İnşaat ruhsatı verilen konutun en erken bir yıl sonra tamamlanacağı düşünülürse, geçen yılki rekor yapı kullanma izin belgesi normal karşılanmalı. Ruhsat sayısı geçen yıl çok azaldığı için, yapı kullanma izin belgesinin bu yıl geçen yılın altında kalması da şaşırtıcı olmayacak. İzin belgesinde ruhsattaki azalma oranı kadar bir azalma ortaya çıkarsa, bu yıl tamamlanarak kullanıma hazır hale gelecek konut sayısı 400 bine kadar inebilir.

Ancak, bu da yüksek bir arz anlamına geliyor. Bu yılki konut satışlarının 400 binin çok üstüne çıkacağı sanılmıyor. Bu yıl tamamlanıp bitecek konutların hepsi alıcı bulsa bile, stoktaki konutların erimesi yönünde hiç mesafe alınamamış olacak. Kaldı ki, bir de ikinci el konutlar var.

Konut Kredisinde Sınırlı Artış

Konut arz talebi arasındaki dengenin bozulmakta olduğundan söz ettik. Bu görüşümüzü destekleyen bir veri de, konut kredisindeki artış hızının genel kredi artış hızının çok altında kalması. Toplam kredi hacmi ilk dört buçuk ayda yüzde 7.3 artarken, konut kredilerindeki artış yüzde 2.7 oldu. Son bir yılda da toplam krediler yüzde 21.3, konut kredileri yüzde 10.4 arttı.

Konut kredilerinin, bankacılık kesiminin en kolay verdiği kredilerden olduğu ve konut kredisi talebiyle bankaya başvuran hemen hemen hiç kimsenin geri çevrilmediği de gözden uzak tutulmamalı. Banka açısından konut kredisinde kesin bir karşılık bulunduğu için, bu tür kredi taleplerinin geri çevrilmesi istisnai durumlar için söz konusu değil. Dolayısıyla konut kredisindeki düşük oranlı artışı, bankaların kredi vermekten kaçınması ve nazlı davranması gibi "moda" gerekçelere bağlamak tümüyle yanlış…

Fiyat Artışı 

Konut fiyatlarına ilişkin endeksi Merkez Bankası oluşturuyor. Son veriler şubat ayına ait. Buna göre, şubat ayında yeni konut fiyatları yüzde 2.19 arttı, genel artış ise yüzde 1.48 oldu. Şubat itibariyle son bir yılda ise yeni konut fiyatları yüzde 12.6 artarken, genel artış yüzde 11.84 olarak belirlendi.
Konut satış fiyatlarında ortaya çıkan artış, görece yüksek. Bu yüksek fiyat artışı mı satışların artmasını engelliyor, tartışılır. Ama normalde satışlar iyi gitmiyorken fiyat artışının daha düşük olması beklenir, bu yönden de bir tuhaflık var.

Güven Endeksi Geriledi

TÜİK'in hesapladığı inşaat sektörü güven endeksi mayıs ayında azaldı. Dört aydır artmakta olan endeks, mayısta yüzde 1.5 geriledi. İnşaat sektörü güven endeksi, mayısta bir yıl önceki düzeyinde bulunuyor. Endeks, son bir yılda tam bir çanak eğrisi çizdi. Geçen yıl mayısla birlikte başlayan düşüşün bu yıl da sürüp sürmeyeceğini görmek için önümüzdeki birkaç ayın verisini izlemek gerekecek.

aaktas1.20120528075922.jpg 

aaktas2.20120528075938.jpg 
ALAATTİN AKTAŞ / EKO ANALİZ

25 Mayıs 2012 Cuma

Denizbank'ın Yeni Sahibi Belli Oldu

Zor Durumda Kalan Belçika-Fransız Ortaklığındaki Dexia Denizbank'ı Rus Sberbank'a Satmak İçin Münhasırlık Anlaşması İmzaladı

Böylece Türkiye piyasasına uzun zamandır girmek isteyen Sberbank'ın hayali gerçekleşti. Dün bankanın satışıyla ilgili ilk sinyaller Rusya'dan geldi. Rus basınına konuşan Sberbank'ın CEO'su German Gref, "Denizbank ilgileniyoruz, çünkü piyasanın durumu değişti" dedi. Sberbank CEO Yardımcısı Andrei Donskikh ise yakın gelecekte Türk bankacılık sektörüyle ilgili bir anlaşmayı duyurabileceklerini söyledi.

KAP'a Açıklama Yapıldı

Akşam saatlerinde Denizbank'tan Kamuyu Aydınlatma Platformu'na yapılan açıklamada ise Sberbank ile Dexia'nın münhasırlık konusunda anlaştığı belirtilerek, "Taraflar satış sözleşmesini kısa süre içinde imzalamak için karar aldı" denildi.

Sabah

24 Mayıs 2012 Perşembe

Atakent 3 Projesinde Konut Kredisi Faizi Yüzde 1'in Altında

Avrupa Konutları Atakent 3 Projesi’nde Konut Kredisi Faiz Oranını Yüzde 1’in Altına Çekti

Konut sektöründe yeni projelerle öne çıkan Avrupa Konutları, Atakent 3 Projesi’nde teslimatlar için geri sayıma başladı. Temmuz ayından başlayacak teslimatlar öncesinde, konut kredisi faiz oranı yüzde 1’in altına düşürüldü. Yüzde 25 peşin ve yüzde 75 konut kredisi kullanılması durumunda 12-60 ay vade de yüzde 0.80, 61-120 ay vade de yüzde 0.90 faiz oranı geçerli oluyor.

Yüzde 30’u Peşin Öde

Avrupa Konutları’nın Atakent 3 Projesi için geliştirdiği avantajlı kampanya paketinde bir diğer seçenek olarak, yüzde 30 peşin ödeme ve taksitlere 31 Ekim’den itibaren başlama fırsatı da var. Bu pakette de, faiz oranı 60 aya kadar yüzde 0.80, 120 aya kadar yüzde 0.90 olarak belirlendi.

Banka Kredisiz Ödeme

Atakent 3’te konut sahibi olmak için yüzde 50 peşinat ödenmesi durumunda geri kalan yüzde 50, 31 Ekim 2012 tarihinde yüzde 0 faiz ile bankaya ödenebiliyor. İnşaatın tamamlandığı ve peyzaj çalışmalarının yapıldığı projede yer alan konut tiplerinin başlangıç fiyatları ise şöyle:

1+1 daire 83-93 metrekare arasında
263 bin 700 TL.
2+1 daire 116-151 metrekare arasında
323 bin 600 TL.
3+1 daire 134-177 metrekare arasında 426 bin TL.
4+1 daire 162-191 metrekare 530 bin TL.

Marmaray ile Kadıköy 1 Saat


TEM Otoyolu’na beş dakika, Atatürk Havalimanı ve E-5 Otoyolu’na 10 dakika mesafede yer alan Atakent 3 Projesi’nden, Marmaray Projesi’nin devreye girmesiyle beraber Taksim ve Maslak’a yarım saat, Kadıköy’e 1 saatte ulaşım sağlanabilecek.

Sosyal  Tesislerde Neler Var

4 adet açık yüzme havuz
Futbol sahası
Basketbol sahası
Tenis kortları
Kapalı yüzme havuzu
Fitness center
Sauna ve buhar odası

Satış Sonrası 18 Ay Koşulsuz Teknik Destek


193 bin metrekare toplam arsa alanı üzerine inşa edilen Atakent 3 Projesi’nin 162 bin metrekarelik kısmı peyzaja, 17 bin metrekarelik kısmı göletler ve havuzlara ayrıldı. Bahçeler, göletler ve şelalelerden oluşan site içi peyzajın yanı sıra projenin hemen yanında 43 bin dönümlük bir korunun da yer aldığı Atakent 3, mavi ve yeşilin bütün tonlarını bir araya getiriyor. Mimarisinde moderniteyle geleneği buluşturan projede, Sultan II. Abdülhamit döneminde Kayseri’de inşa edilen tarihi Kayseri Saat Kulesi’nin bir benzeri de inşa ediliyor. Satış sonrası destek 18 ay boyunca devam ediyor.

Hürriyet

Ziraat Bankası'nda İsim Değişikliği

Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın Dünyanın Her Yerinde Kolaylıkla Kullanılacak Bir Logo ve İsim Arayışı İçinde Olduklarını Belirtti

Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın, bankanın global olma yolunda ilerlediğini ancak yurtdışında farklı ülkelerde farklı isimlerle anıldığını belirtti.

HSBC’nin adını örnek gösteren Aydın, dünyanın her yerinde kolaylıkla kullanılacak bir logo ve isim arayışı içinde olduklarını söyledi.

Kuruluşunun 124’üncü yılını kutlamaya hazırlanan T.C. Ziraat Bankası’nın ismi değişiyor. 1888 yılında kurulan ve Cumhuriyet tarihinden de eski kurumlardan biri olan Ziraat Bankası’nın Genel Müdürü Hüseyin Aydın, ‘çağın gereklerine ayak uydurmak’ amacıyla Ziraat Bankası’nın ismi ve logosunu değiştireceklerini açıkladı. Aydın, “Bankanın ismini ve logosunu değiştirmek için bir çalışma yaptırıyoruz. Dışardan da hizmet alacağız. Ziraat Bankası’nın ismi uzun. Yurtdışında her yerde farklı kullanılıyor. Başka bazı bankalar gibi, dünyanın her yerinde aynı şekilde ve kolaylıkla kullanılacak bir isim ve logoya geçeceğiz” diye konuştu.

TBMM KİT (Kamu İktisadi Kuruluşları) Komisyonu’nda Ziraat Bankası’nın 2009-2010 dönemi hesaplarına ilişkin önceki gün gerçekleşen görüşmelerde banka faaliyetleriyle ilgili bilgi veren Genel Müdür Hüseyin Aydın, bankanın 2011 yılında geniş kapsamlı bir değişim ve dönüşüm projesi başlattığını belirterek, önümüzdeki döneme ilişkin aldıkları kararlarla ilgili bilgi verdi. Aydın bu kapsamda bankanın yurtdışında faaliyetlerini geliştirerek sürdüreceğini vurguladı. Yurtdışında banka isminin kullanılmasında bazı sorunlar yaşadıklarını belirten Aydın, “Bazı yerlerde Bank of Ziraat, bazı yerlerde farklı oluyor” dedi. Aydın, Ziraat’ın ‘dünya çapında bir banka’ olması amacına uygun olarak, ismini ve logosunu değiştirmeye karar verdiklerini söyledi.

Milletvekillerinin konuyla ilgili sorularına ilişkin Hüseyin Aydın, şöyle konuştu:

“Bankanın ismini ve logosunu değiştiriyoruz. Bunun için bir çalışma da başlattık. Dışardan bununla ilgili hizmet de alacağız. Ziraat Bankası’nın ismi uzun. Üstelik yurtdışında gerek açtığımız şubelerde, gerek diğer girişimlerimizde her yerde farklı kullanılıyor. Örneğin bir ülkede Bank of Ziraat, başka bir ülkede başka türlü. Bunu istemiyoruz. Bazı bankalar gibi dünyanın her yerinde kolaylıkla kullanılacak bir isim ve logoya geçeceğiz. Örneğin HSBC. HSBC, her yerde aynı. Ziraat Bankası da böyle olacak.

İlk Öneriler ZRT ve Z Bank


Hüseyin Aydın’ın bu sözleri üzerine milletvekillerinin kendi aralarında bazı isim önerileri telaffuz ettikleri duyulurken, gelen öneriler arasında ‘ZRT Bank’, ‘Z Bank’, ‘TCZ Bank’ yer aldı. Banka yöneticileri bu önerileri gülümseyerek karşıladılar.

Milliyet

23 Mayıs 2012 Çarşamba

74 Milyar 868 Milyon 25 Bin Liralık Konut Kredisinin Yüzde 92,92'si Mevduat Bankalarından Gerçekleştirildi

Merkez Bankası Verilerinden Derlenen Bilgilere Göre 2011 Yılında Kullanılan Toplam74 Milyar 868 Milyon 25 Bin Liralık Konut Kredisinin Yüzde 92,92'si Mevduat Bankalarından Gerçekleştirildi

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, muhalefetin 'vatan satılıyor' eleştirilerine neden olan yabancıya mülk ve arazi satışına ilişkin istatistikleri açıkladı. Bayraktar, bugüne kadar Türkiye'de 130 bin 480 yabancı kişiye 105 milyon 206 bin 329 metrekare büyüklüğünde 134 bin 768 taşınmaz, 847 şirkete de 12 milyon 737 bin 689 metrekarelik 8 bin 774 taşınmaz satıldığını kaydetti. Türkiye'ye en çok İngilizler ilgi gösterirken, en fazla araziyi Almanlar satın aldı. Şirketler ise, Antalya ve İstanbul'u tercih etti.

Bayraktar, TBMM'ye gönderdiği resmi yazıda yabancı kişi ve şirketlere satılan konut ve arazilere ilişkin şu bilgileri verdi:

Cumhuriyet döneminden 3.7.2003 yani Ak Parti iktidarının başlangıcına kadar 11 milyon 422 bin 901 metrekarelik 19 bin 809 taşınmaz satışı yapıldı. 19 bin 809 taşınmazdan 9 bin 617'si konut ve işyeri statüsünde.

Ak Parti iktidarının başladığı döneme denk gelen 3.7.2003'tenbugüne kadar ise yabancılara 105 milyon 981 bin 830 metrekare büyüklüğünde 120 bin 467 taşınmaz satışı gerçekleştirildi. 120 bin 467 taşınmazdan 81 bin 464'ü konut ve işyeri geri kalanı ise arazi statüsünde.

Almanlar İlk Sırada

3.7.2008 tarihinden bugüne kadar 79 milyon 614 bin 692 metrekare büyüklüğünde 80 bin 468 taşınmaz satıldı. Bu taşınmazlardan 51 bin 537'si konut ve işyeri statüsünde gerçekleşti.

Yabancılar arasında Türkiye'ye en büyük rağbeti İngilizler ve Almanlar gösterdi. 37 bin 819 İngiliz, Türkiye'den 6 milyon 451 bin 357 metrekare büyüklüğünde 27 bin 22 taşınmaz aldı. 30 bin 412 Alman ise, 65 milyon 166 bin 746 metrakelik 49 bin 399 taşınmazla ikinci sıraya yerleşti. Rakamlar, Almanları birden fazla konut ve arazi alarak Türkiye'de en fazla taşınmaz alan 1. ülke konumuna yükseltirken, 4 bin 715 Avusturyalı ise 16 milyon 222 bin 560 metrekarelik 8 bin 644 taşınmazla Türkiye'de en çok arazi alan ikinci ülke oldu.

Yabacıların İlk Üçü

130 bin 480 yabancı en çok Antalya'yı tercih etti. 44 bin 124 yabancı, Antalya'dan 6 milyon 832 bin 46 metrekare büyüklüğünde 35 bin 442 taşınmaz aldı. 22 bin 337 yabancı ise 6 milyon 461 bin 263 metrekare büyüklüğünde 16 bin 782 taşınmaz ile Muğla'ya yatırım yaptı. Üçüncü sıradaki Aydın'da ise 19 bin 799 yabancı 4 milyon 12 bin 197 metrekare büyüklüğünde 14 bin 638 taşınmaz aldı. Sadece 1 yabancı Siirt'te 22 metrekarelik bir taşınmaz satın aldı.

İstatistiklere göre, 847 şirket, 53 ilde 12 milyon 737 bin 688 metrekare büyüklüğünde 8 bin 774 taşınmaz satın aldı. Bu taşınmazlardan 2 milyon metrekalik 5 bin 358 taşınmaz konut ve işyeri statüsünde kayda geçerken, 10 milyon 737 bin 697 metrekarelik 3 bin 416 taşınmaz ise arazi kapsamında işlem gördü. Şirket sayısı bakımından Antalya 277 şirketle ilk sırada yer alırken, 276 şirket İstanbul'u tercih etti. 85 şirket ise Muğla'ya yatırım yaptı.

Muğla'ya İlgi Çok Yoğun

Şirketler, en çok araziyi ise Muğla'dan aldı. Sadece 85 şirket, 4 milyon 749 bin 710 metrekare büyüklüğünde araziyi satın aldı. Muğla'yı 1 milyon 522 bin 203 metrekare alanla Antalya, 1 milyon 441 bin 371 metrekarelik alanla İstanbul takip etti.

Türk Ortaklı Yatırım Fazla

Rakamlar, yabancı şirketlerin Türkiye'de kurdukları Türk ortaklı şirketler üzerinden arazi almayı tercih ettiğini ortaya koydu. 847 şirketten 802'si Türk tüzel kişiliğini taşırken, 45'i doğrudan yabancı isimler yatırım gerçekleştirdi. 802 Türk tüzel kişilikli şirketler Türkiye'den 12 milyon 534 bin 238 metrekare büyüklüğünde 8 bin 596 taşınmaza yatırım yaptı. 32 yabancı ülkeden 45 şirketin dağılımı ise; 4'ü Suudi Arabistan, 3'ü İngiltere, 3'ü Irak, 2'si İsveç, 2'si Suriye, 2'si Türkmenistanve 39'u ise diğer ülkeler şeklinde gerçekleşti.Rayiçler 100 bin TL olunca  vatandaş tepki gösterdi

2B'lerde rayiç bedelleri belirleme yetkisi illerde defterdarlıklara, ilçelerde ise mal müdürlüklerine verildi. Ancak rayiç bedeller, pek çok yerde yüksek bulundu. Muğla'da 2B kapsamına giren araziler için dönüm başına 5 bin ile 300 bin lira arasında rayiç bedel belirledi. Muğla Kadastro Müdürlüğü, il genelinde 44 bin 521 parselde toplam 131 milyon 172 bin hektar 2B taşınmazı saptadı.

Köyceğiz İlçesi Toparlar Belediye Başkanı Ak Partili Kamil Ceylan, bir grup vatandaşı kabul ederek, sıkıntıları dile getirdi. Ceylan, belde olarak rayiç bedellerin yüksekliğinden şikayetçi olduklarını söyledi. 2B kapsamındaki tarım arazileri için Mal Müdürlüğü'nün 18 bin ile 100 bin lira arasında rayiç belirlediğini kaydeden Ceylan, devletten kendilerine yardımcı olmasını beklediklerini ifade etti.

Perişan Oluruz

Toparlar halkının tedirgin ve üzgün olduğunu kaydeden Ceylan, "Arazilerimizi bu fiyatla biz alamayız. Gelip başkası alırsa perişan oluruz. Bu arazilerde bizler işgalci değiliz. Buraları atalarımızdan kalma yerler" görüşünü dile getirdi.

2B düzenlemesi çıkmadan önce ilçede dönüm başına 5 bin ile 14 bin lira arasında değer biçildiğini de kaydeden Ceylan, "Şimdi istenen rakamlar ise olağanüstü yüksek. Burada yaşayan vatandaşlarda bu para yok" dedi.

Bir heyet oluştururak Ankara'ya gittiklerini ve sorunları anlattıklarını kaydeden Ceylan, "Bize ilgi ve alaka gösterdiler. Yardımcı olacaklarını söylediler. Bundan dolayı bir parça da olsa ümidimiz var" diye konuştu.

Arazimi Vermem

Toparlar sakinlerinden 84 yaşındaki Süleyman Güven, vatandaşın, rayiç bedellerin belirlenmesinin ardından perişan olduğunu söyledi. Güven, " Buradan çok sayıda insan dışarda işçi olarak çalışıyor. Hepsi 2B'de oturuyor. Bu fiyatlarla, vatandaş bu yerleri alamaz. Onun için makul bir fiyatverilmesi gerekiyor. Bu hükümetin vermiş olduğu rayiç bedelle yer alma imkanı yok. Halk perişan. Benim şu an 2 bin lira başvuru param bile yok. Benim bu toprağa emeğim geçti. Topraklarımı başkasının almasına gönlüm razı olmaz. Onun için arazimin içinde gerekirse kendimi yakarım. İbreti alem için bunu yaparım, arazimi de kimseye vermem" dedi.Konut kredisinde 61 ay ve üzeri gözde

Tüketiciler, konut kredisinde en fazla 61-120 ay arasında değişen vadeleri tercih ederken, konutlar ağırlıklı olarak mevduat bankaları tarafından kredilendirildi. Merkez Bankası verilerinden derlenen bilgilere göre 2011 yılında kullanılan toplam 74 milyar 868 milyon 25 bin liralık konut kredisinin yüzde 92,92'si mevduat bankalarından gerçekleştirildi.

Aynı dönemde kullanılan konut kredilerinin vade yapısı incelendiğinde tüketicilerin yüzde 53,21'i 61-120 ay arasında, yüzde 22,32'si 37-60 ay arasında, yüzde 18,65'i 121-180 ay arasında ve yüzde 4,35'i de 13-36 ay arasında değişen vadelerde konut kredisi kullandı.

2012 yılı ilk beş aylık dönemde konut kredisi kullanımı 2011 yıl sonuna göre yüzde 2,73 artarak 76 milyar 910,4 milyon lira olarak gerçekleşirken, mevduat bankaları konut kredilerinden 71 milyar 247,3 milyon liralık hacimle yüzde 92,64 oranında en fazla payı alan bankalar oldu.

EVORA'da 23 Mağaza İçin İhale Yapacak

Tuzla'nın yeni çehresini yansıtan Evora İstanbul'da konutlardan sonra ticari alanlar da satışa çıkıyor. Projede yer alan 23 ticari alan 7 Haziran 2012 Perşembe günü Saat 15.00'de Emlak Konut GYO Genel Müdürlüğü'nde gerçekleştirilecek açık artırma yoluyla satışa sunuluyor.

Evora İstanbul'un merkezinde yer alan 23 adet ticari ünitenin muhammen bedeli 194 bin 900 lira ile 1 milyon 957 bin 600 lira arasında değişirken, satışlarda peşin veya taksit seçenekleri yer alıyor.

Teknik Yapı Holding Başkanı Nazmi Durbakayım,  ihaleye büyüklükleri 52,95 ile 414,74 metrekare arasında değişen 23 bağımsız ticari ünitenin sunulacağını belirtti. Nazmi Durbakayım, her ticari ünitenin önünde kendine ait kullanım alanı olduğunu da ifade ederken, bu alanların 19,5 - 387,18 metrekare arasında değişen büyüklüklerde olduğu ve bazılarının ise yine kendine özel kapalı otopark alanı olduğu bilgisini aktardı.

Tuzla'da inşa edilen Evora İstanbul projesinin merkezinde yer alan ticari ünitelerin hem Tuzla bölgesinin hem de site sakinlerinin temel ihtiyaç ve gereksinimlere cevap vereceğinin altını çizen Durbakayım, şunları söyledi:

"Evora İstanbul'daki ticari üniteler sadece projede yaşayanlara değil tüm Anadolu yakasına hitap edecek. Burada sadece alışveriş yapma amacında olan insanlar gelmeyecektir. Burası, doğa ile iç içe ve denize nazır bir ambiyans içinde vakit geçirmek isteyenlerin odağı olacaktır. Sağlık merkezinden eğitim merkezlerine ofis binalarından cafelere kadar birçok hizmet ve ticaret ünitesini bir çarşı içinde topladık. Amacımız insanların Bağdat Caddesi'nde olduğu gibi hem ihtiyaçlarını karşılayabilmesi hem de iyi vakit geçirmesini sağlamak."
Büyük bahçeli ev arayanlar için Kurtköy alternatifi İstanbul Kurtköy'de yapılan VIA/PORT Houses&Suites'te bahçe dubleksleri ve house üniteleri satışa çıktı. 80 metrekareye kadar bahçesi bulunan dublekslerden ev sahibi olmak isteyenler için lansman fiyatları 01 Haziran 2012'ye kadar geçerli olacak. Ayrıca 'peşin fiyatına 2 taksit' kampanyasıyla ödemenin yüzde 50'si şimdi, kalan kısmı ise yüzde sıfır faizle Eylül 2013'te yapılıyor. Projede konutların 25 ile 80 metrekare arasında bahçesi bulunuyor.

Dragos'ta ilk 4 işyerine %15 indirim uyguluyor. Maltepe'de yapılan Dragos Park'ın satışına başlandı.  Yapılan açıklamaya göre 2 bin 25 metrekare arsa üzerinde 6 bin metrekarelik kapalı alana sahip olan proje 1'i bodrum olmak üzere toplamda 16 kattan oluşuyor. Dragos Park'ta, her biri 280 metrekarelik 13 ofis katında, 140 metrekarelik 2'şer ofis yer alıyor.

Projenin pazarlama ve satışını üstlenen RE/MAX Armoni Ofisi tarafından, Dragos Park'taki ofisler 500 bin liradan başlayan fiyatlar ile satışa sunuluyor. Projede ilk 4 işyerinin satışında yüzde 15'e varan indirim gerçekleştiriliyor. Dragos Park'ta, restaurant-cafeterya için ayrılan teraslar ile dükkanlar ise aylık 8 bin 500 lira ile 12 bin lira arasında değişen kira fiyatlarıyla işletmecilerini bekliyor.

Yüzde 30 peşinle 24 ay sıfır faizle daire veriyor.Erguvan İnşaat ve Demirbaş Yapı ortaklığı ile Kurtköy'de inşa edilen Wbahçe projesi 18 bin metrekare arsa üzerinde az katlı binalardan oluşuyor. Toplam 15 blok ve 136 dairenin bulunduğu projede 3+1, 2+1 ve 1+1 daire seçenekleri yer alıyor.

Konut teslimlerinin 2013 içerisinde gerçekleştirileceği projede daire fiyatları 158 bin 290 liradan başlıyor. Sıfır faizli ödeme seçeneği sunulan projede ayrıca yüzde 30 peşinle kalan bakiye için 24 ay sıfır faizle taksit yapılıyor.

Müşteri sesini dinledi 62 villa yapmaya karar verdiMakromtek Esenyurt projesi ile sektörde adını duyuran Makrom Yapı, hız kesmeden yeni projelere start veriyor. Firmadan yapılan açıklamaya göre müşterilerden gelen villa talepleri üzerine, Zekeriyaköy'de arsa çalışmalarını tamamlayan Makrom Yapı, kısa sürede teslim edilmesi planlanan projede tamamen müşterilerin talepleri dikkate alıyor.

13 bin metrekare üzerine kurulu olan projede 150 ile 450 metrekare arasında değişen 62 villa bulunuyor. Aynı zamanda proje içinde Fin hamamı, sauna, masaj salonu, basketbol sahası, tenis kortu, golf sahası, squash, anfi tiyatro, suni göl, pet home, otopark, kreş, çocuk oyun parkları, yüzme havuzları, sinema salonları, fitness center gibi birçok sosyal donatı da yer alıyor.

Akşam

İspanyol Bankalarının Kredi Zararının 260 Milyar Euroyu Bulabilir

Uluslararası Finans Enstitüsü İspanyol Bankalarının Kredi Zararının 260 Milyar Euroyu Bulabileceğini Bildirdi

IIF küresel ekonomi değerlendirmesinde, borç kriziyle mücadele eden İspanya'da bankaların 2012-2013 döneminde kredi zararının 218-260 milyar euro aralığında olabileceği, sektörün ayakta kalabilmesi içinse yaklaşık 60 milyar avro yardıma ihtiyaç duyabileceği belirtildi.

Değerlendirmede, bazı unsurların zararın bu aralığın üst noktasına yakın olacağına işaret ettiği kaydedildi.

İspanya'nın makroekonomik görünümünün, özellikle büyüme ve işsizlik alamında, İrlanda'nınkinden kötü olduğuna dikkati çeken IIF, İspanyol bankaları için en büyük kaybın gayrimenkul kredilerinden kaynaklanabileceğini vurguladı.

IIF, en kötü durumda bankalara 50-60 milyar euro aralığında devlet desteği gerekebileceğini ifade etti.

Hürriyet

22 Mayıs 2012 Salı

Japonya'nın Kredi Notu Düştü

Fitch Japonya ile 3 Rum Bankasının Kredi Notunu Düşürdü

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Japonya'nın kredi notunu 'AA'dan 'A+' derecesine düşürerek görünümü de negatife çevirdi.

Konuyla ilgili Fitch'in yazılı açıklamasında yükselen kamu borcu rasyosu vurgulandı. ''Notun düşürülmesi ve görünümümün negatife çevrilmesi Japonya'nın profilinde artan risk ve yükselen kamu borcunun bir yansımasıdır'' ifadesine yer verildi.

Fitch'in Asya Pasific Bölgesi Derecelendirme Başkanı Andrew Colquhoun ise, ''Ülkenin mali sıkılaştırma planı diğer mali zorluklar yaşayan geliri yüksek ülkelerin mali sıkılaştırma planlarına oranla yavaş ve uygulanması politik riske tabii'' ifadesini kullandı.

3 Rum bankasının da kredi notunu düşüren Fitch, ''Kıbrıs Bankası'' ve ''Yunan Bankası''nın notunu ''BB-''den ''B-''ye, ''Marfin Laiki Bankası''nın notunu da ''B-''den ''F''e düşürdü.

Akşam

Akbank Türkiye'nin En İyi Bankası Seçildi

Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Piyasalarının Önde Gelen Finans Dergilerinden EMEA Finance Akbank’ı Türkiye’nin En İyi Bankası Seçti

EMEA Finance, Orta ve Doğu Avrupa (CEE) ile Bağımsız Devletler Topluluğu (CIS) bölgelerine yönelik en iyi bankaların ve finans kuruluşlarının değerlendirildiği bankacılık sektörü ödüllerinde Akbank’a birincilik verdi.

Akbank’tan yapılan açıklamada, Akbank’ın bu ödülü üst üste 4. kez alan tek Türk bankası olarak önemli bir başarıya da imza attığı belirtildi. Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil, “Türk bankacılık sektörü son yıllarda büyük bir çıkış yakaladı. Sektör güçlü yapısı ve başarılı performansı ile yatırımcılardan yoğun ilgi görmeye devam ediyor. Biz de ülkemizin ve sektörümüzün geleceğine inanıyoruz” dedi.

Milliyet

21 Mayıs 2012 Pazartesi

Konut Kredileri 76 Milyar 635 Milyon TL

Konut Kredileri 11 Mayıs itibarıyla 76 Milyar 635 Milyon TL Düzeyinde Gerçekleşti

Mali kesim hariç, katılım bankalarının dahil edildiği tüketici kredileri 11 Mayıs itibariyle geçen yılın aynı dönemine göre 27 milyar 286 milyon TL tutarında artarak 174 milyar 932 milyon TL'ye yükseldi. Tüketici kredileri 2011 yılı sonundan beri ise 6.5 milyar TL arttı.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun Haftalık Bülteni'nde açıkladığı geçici verilere göre bankacılık sektöründe krediler toplamı (mali kesime verilenler dahil) 11 Mayıs itibarıyla geçen yılın aynı dönemine göre (11 Mayıs 2011 baz alındı) yüzde 21.6 oranında artışla 722 milyar 635 milyon TL düzeyinde gerçekleşti. Krediler 11 Mayıs itibarıyla bir önceki haftaya oranla 0.7 oranında, 5 milyar 216 milyon TL tutarında artış gösterdi. Mali kesim hariç krediler toplamı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 22 artışla 662 milyar 295 milyon TL oldu.

Tüketici Kredileri 175 Milyar TL'ye Dayandı


11 Mayıs itibarıyla mali kesim hariç, katılım bankalarının dahil edildiği tüketici kredileri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 18.5 oranında 27 milyar 286 milyon TL tutarında artarak 174 milyar 932 milyon TL oldu. Tüketici kredilerinde bir önceki haftaya göre 1 milyar 370 milyon TL tutarında, yüzde 0.8 oranında artış yaşandı.

Konut Kredileri Yüzde 12.8 Arttı

Tüketici kredilerinin dağılımı incelendiğinde konut kredileri 11 Mayıs itibarıyla 76 milyar 635 milyon TL düzeyinde gerçekleşti. Konut kredisi hacmi bir önceki haftaya göre yüzde 0.7, 2011 yılı sonuna göre yüzde 2.7, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 12.8 oranında artış gösterdi.

Taşıt Kredileri Bir Yılda 1.1 Milyar TL Arttı


Taşıt kredileri bir önceki haftaya göre yüzde 0.4 artışla 7 milyar 350 milyon TL oldu. Taşıt kredileri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 17.7 oranında 1 milyar 103 milyon TL tutarında artış gösterdi.
11 Mayıs itibarıyla ihtiyaç kredileri bir önceki haftaya göre yüzde 0.9 artarak 63 milyar 855 milyon TL oldu. İhtiyaç kredileri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16.3 oranında artış gösterdi. Anılan dönemde diğer tüketici kredileri bir önceki haftaya göre 1.1 artarak 27 milyar 92 milyon TL düzeyinde gerçekleşti.

Kredi Kartı Kullanımı 59.7 Milyar TL'yi Aştı

11 Mayıs itibarıyla bireysel kredi kartı harcamaları bir önceki haftaya göre yüzde 1.7 oranında, 1 milyar 5 milyon TL artışla 59 milyar 724 milyon TL oldu. Bireysel kredi kartı harcamaları 2011 yılı sonuna göre yüzde 8.6 oranında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 29 oranında artış gösterdi. 11 Mayıs itibarıyla tüketicinin krediler ve kredi kartları aracılığıyla yaptığı harcamaların toplamı bir önceki haftaya göre 2 milyar 375 milyon TL artışla 234 milyar 656 TL düzeyinde gerçekleşti.

Mevduat 744.6 Milyar TL

Bankacılık sektöründe mevduat (bankalararası dahil) 1 haftada 2 milyar 956 milyon TL artışla 744 milyar 577 milyon TL oldu. Mevduat 2011 yıl sonuna göre yüzde 1.8 oranında artarken, son 1 yıllık dönemde ise mevduat yüzde 10.9 oranında artış gösterdi.

ANKA

20 Mayıs 2012 Pazar

Kredi Kullanımı Doğu İllerinde Yükseliyor

Türkiye'de Son Yıllarda Bankacılık Sektörünün Gelişimine Paralel Olarak Çoğalan Şube Sayısı ve Girişimci ile Tüketicinin Artan Nakit Para İhtiyacı Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu İllerinde Kredi Kullanımını Önemli Ölçüde Artırdı

Türkiye'de son yıllarda bankacılık sektörünün gelişimine paralel olarak çoğalan şube sayısı ve girişimci ile tüketicinin artan nakit para ihtiyacı, özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerinde kredi kullanımını önemli ölçüde artırdı.

AA muhabirin Merkez Bankası verilerinden yaptığı hesaplamalara göre, 2001-2012 Şubat dönemini kapsayan 10 yılı aşkın sürede Türkiye'deki 81 ilin özel ve kamu bankalarından kullandığı toplam kredi tutarı yaklaşık 16 kat artarak 49 milyar 16 milyon liradan, 767,2 milyar liraya yükseldi.

2012 Şubat ayı sonu itibarıyla 767,2 milyar liralık nakit kredi tutarının yüzde 77'si özel bankaların verdiği kredilerden oluşurken, kalanı ise kamu bankalarının sağladığı krediler olarak gerçekleşti.
Doğu İllerinde Kredi Kullanımı Yükseliyor
Nakit kredilerin il bazında dağılımı değerlendirildiğinde ise son 10 yılda özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki bazı illerdeki artış dikkati çekti.

Buna göre, söz konusu dönemde Şırnak Türkiye'de nakit kredi kullanımının en fazla arttığı il olurken, bu ilde nakit kredi kullanımı 664 kat yükselerek 688,9 bin liradan 457 milyon 290 bin liraya ulaştı.

Şırnak'ın ardından geride kalan 10 yıllık sürede nakit kredi kullanımı en fazla artan ikinci il Mardin oldu. Mardin'de kullanılan kredi tutarı 134,5 kat yükselerek, yaklaşık 11 milyon liradan 1 milyar 479 milyon liraya çıktı. Bu illeri 117 kat artışla Siirt, 108 kat artışla Batman izledi.


Kredi Artışı Batı İllerinde Yavaşladı

Nakit kredi kullanımında Doğu ve Güneydoğu illerindeki yüksek artışa karşın aralarında İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerin de bulunduğu bazı batı illerinde kredi kullanımı 10 yılda sınırlı bir yükseliş gösterdi.

2012 Şubat sonu itibarıyla 367,6 milyar lira ile Türkiye'de en fazla nakit kredi kullanımının gerçekleştiği İstanbul'da kullanılan kredi tutarı 10 yılda 12 kat arttı.

Aynı dönemde Ankara'nın kullandığı kredi tutarı 14 kat artarak 94,6 milyar liraya, İzmir'in kullandığı kredi tutarı da 15 kat artarak 39,2 milyar liraya ulaştı.

Bu arada söz konusu dönemde nakit kredi kullanımının en az arttığı il 1,3 kat artışla Giresun oldu.

AA

18 Mayıs 2012 Cuma

Kentsel Dönüşüm Kapsamında Mülk Sahibine Düşük Faizli Kredi

Kentsel Dönüşüm Ofisleri Kurulacak Konutlara Sertifika Mülk Sahibine Kredi Verilecek

Meclis’ten geçen Kentsel Dönüşüm Yasası’nın yol haritası ortaya çıktı. İstanbul, Kocaeli, Sakarya, Düzce, İzmir ve Diyarbakır gibi yüksek riskli alanlardan başlayacak kentsel dönüşüm kapsamında 20 yılda 14 milyon konut elden geçecek. Maliyeti 100 milyar doları bulacak düzenleme için tüm Türkiye’de kentsel dönüşüm ofisleri, 20-30 bölgede ise itiraz komisyonları kurulacak. Riskli binalara sertifika, mülk sahibine de yıkım için faizsiz, uzun vadeli ve sabit taksitli kredi verilecek. Vatandaşa üç boyutlu animasyon ve maket evlerle dönüşüm süreci anlatılacak, hazırlanacak kamu spotlarında desteği arttırmak için “ünlü yüzler” kullanılacak. Van depreminden sonra gündeme gelen ve kamuoyunda Kentsel Dönüşüm Yasası olarak bilinen düzenlemenin yasalaşmasıyla süreçle ilgili detaylar da netleşti. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “İktidara malolsa da yıkacağız” dediği düzenlemeyle ilk etapta 6 milyon konut yenilenecek.

14 Milyon Bina Yenilenecek

Yasayla önümüzdeki 20 yıl içinde de 14 milyon bina elden geçecek. 2B arazilerinin satışından elde edilecek gelirlerin yüzde 90’ı dönüşüm için kullanılacak. Düzenlemeyle daha fazla yeşil alana sahip, imara uygun yolların olduğu çağdaş bir kentsel dönüşüm sağlanacak. Yasayla şehirlerin altyapı sorunları da çözülecek. Daha sağlıklı alt yapı tesisleri kurularak ihtiyaç duyulan yerlerde arıtma tesisleri de yapılacak. Kentsel dönüşüm riskli alanlarda ve riskli alan haricindeki riskli yapılarda olmak üzere iki koldan yürütülecek. Riskli alanlar can ve mal kaybına yol açma ihtimali yüksel olanlardan başlayarak tespit edilecek. Belediyeler ve il özel idareleri alanlara ait taleplerini Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na gönderecek. Bakanlık incelemeden sonra talepleri Bakanlar Kurulu’na sunacak. Kurul onaydan sonra Resmi Gazete’de yayınlanacak.

Teknik Heyet Yorumlayacak

Riskli alan belirlendikten sonra yapılar tespit edilecek. Mevcut Deprem Yönetmeliği baz alınarak hızlandırılmış inceleme yapılacak. Sonuçlara hak sahipleri 15 gün içinde itiraz edebilecek. İtirazlar 20-30 bölgede kurulması planlanan 4 öğretim görevlisi ve 3 bakanlık görevlisinden oluşacak 7 kişilik teknik heyet tarafından değerlendirecek. Sonra tespitler kesinleşecek. Riskli binaların tapuda üzerine şerh konulacak ‘bu bina risklidir’ denilecek.

Çoğunluğa Katılmayanın Payı Açık Artırmayla Satılacak

Üçte 2 çoğunluğun kararına katılmayan mülk sahiplerinin arsa payları anlaşma sağlayan paydaşlara açık artırmayla satılacak. Satılmayan paylar bakanlıkça bedeli ödenmek şartıyla Hazine adına tescil edilecek. Binalar yıkılmadan hak sahipleriyle anlaşma yoluna gidilecek. Tasarım projelerini belediyeler ve TOKİ hazırlayacak; bakanlık onaylayacak. Tahliye edilen, yıkılan ya da yeri kamulaştırılan hak sahipleri ve kiracılara konut, iş yeri, arsa, kredi veya konut sertifikası verilecek. Riskli dönüşüm alanlar haricinde kalan riskli binalarda ise vatandaşın isteği üzerine yıkım, güçlendirme ya da yeniden inşa için düşük faizli, uzun vadeli, sabit taksitli kredi verilecek. İsteyen mülk sahibine yıkım süresinde çırak desteği de verilecek.

Risklidir Kararını 7 Kişilik Heyet Verecek

Riskli olduğu kesinleşen yapıların malikleri, idareyle anlaşmaya gidecek. Anlaşmanın ardından vatandaşa en az 60 gün süre verilerek riskli binasını yıkması istenecek. Bu sürede yapının yıkılmaması halinde yapının idari makamlarca yıktırılacağı belirtilerek, ek süre verilecek. Bu süre içinde de yıkılmayan yapılar ilgili kurumca yıkılacak. İdareyle anlaşma sağlayanlara kira yardımı ve konut tahsisi sağlanacak.
Tüm uygulamalarda 3’te 2 çoğunluğun kararına bağlı kalınacak.

Yapı Risk Haritası Çıkacak Işıkara ve Mahruki Tanıtacak

Türkiye’nin yapı risk haritasını çıkarılarak, riskli yapılar tapuya bildirilecek. Bu taşınmazlar üzerinde her türlü yapılaşma, kullanım ve işletme konularında geçici kısıtlamalar uygulanabilecek. Süreç içinde dönüşümle ilgili dünyada kullanılan yeni teknolojiler Türkiye’ye getirilecek. AKUT Başkanı Nasuh Mahruki ve deprem dede olarak bilinen Ahmet Mete Işıkara gibi deprem uzmanlarının desteği alınacak. Ünlü yüzlerin kullanılacağı kamu spotlarıyla vatandaşın kentsel dönüşüm sürecinde bilinçlenmesi sağlanacak. Projede belediyelerle ortak hareket edilecek. Yasayla belediyelere her türlü ödenek aktarımı, teknik ve mali destek sağlanacak. Yasayla, mahalli idareler, dönüşümde söz sahibi olacak.

Yıkımla Çıkan Molozlar Dolgu Malzemesi Olacak

Yıkılan binalardan elde edilen beton dolgu malzemesi olarak kullanacak. Yıkılan binalardan çıkan tüm molozlar değerlendirilecek. Ortaya çıkacak ahşap, alüminyum ve PVC yapımlı kapı ve pencereler, demir ve çelik malzemeler, bakır kablolar, tesisat malzemeleri, kiremit ve ahşap malzemeleri yerinde kolayca ayrıştırıp yapı sektörüne kazandırılacak. Geri kalan molozlar özel kurulan geri dönüşüm tesislerinde işleyip düşük kaliteli beton ve çimento haline getirilecek.

Hürriyet

Yunanistan'ın Kredi Notu Düştü

Uluslararası Kredi Derecelendirme Kuruluşu Fitch Yunanistan 'ın Döviz ve Avro Cinsinden Uzun Vadeli Kredi Notunu B-'den CCC'ye Düşürdü

Fitch, kararına gerekçe olarak Yunanistan 'ın Avro Bölgesi'nden çıkış riskinin giderek artmasını gösterdi.

Kuruluş, Yunanistan 'ın yabancı para cinsinden kısa vadeli kredi notunu da "B"den "C"ye indirdi.

S&P Notunu Yükseltmişti

Bir diğer kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's ise, bu ay başında Yunanistan hükümetinin kredi derecesini 'tercihli temerrüt'ten çıkararak CCC'ye yükseltmişti.

S&P'nin derece yükseltmesine gerekçe olarak, Yunanistan 'ın yakın zamanda devlet borçlarına ilişkin tarihteki en büyük yeniden yapılanmaya gitmesi gösterilmişti. S&P’nin Yunanistan ’ın notunu yükseltirken Türkiye’nin notunu düşürmesi ise başta Başbakan Erdoğan olmak üzere, pek çok kesimin tepkisini çekmişti.

Radikal

Konut Kredileri Tüketici Kredilerinin 71 Milyar 247 Milyon 316 Bin TL'sini Oluşturdu

Mevduat Bankalarının Tüketici Kredileri ve Bireysel Kredi Kartları Kullanım Tutarı 11 Mayıs İtibariyle Bir Haftada 818,7 Milyon Lira Artarak 226 Milyar 703 Milyon 778 Bin Lira Oldu
       
Merkez Bankası haftalık bültenine göre, tüketici kredileri de 167 milyar 496 milyon 464 bin liradan, 168 milyar 282 milyon 342 bin liraya yükseldi.
       
Tüketici kredilerinin 71 milyar 247 milyon 316 bin lirası konut kredisi, 6 milyar 913 milyon 395 bin lirası taşıt kredisi, 90 milyar 121 milyon 631 bin lirası da diğer kredilerden oluştu.
       
Aynı dönemde, bireysel kredi kartı kullanım tutarı ise 32 milyon 822 bin lira artarak, 58 milyar 421 milyon 436 bin liraya yükseldi.
       
TL cinsinden bireysel kredi kartı kullanım tutarı da 58 milyar 351 milyon 792 bin lira olarak hesaplandı. Bu miktarın 28 milyar 42 milyon 169 bin liralık kısmı taksitli, 30 milyar 309 milyon 623 bin liralık kısmı da taksitsiz kredi kartı kullanımı olarak hesaplandı.
      
Yabancı para cinsinden bireysel kredi kartı kullanım tutarı ise 823 bin lira azalarak, 69 milyon 644 bin lira oldu.

AA

16 Mayıs 2012 Çarşamba

Ziraat Bankası'nın Kredi Büyümesi Yüzde 17 Oldu

Ziraat Bankası Kârını Yüzde 15 Artırarak İlk Çeyrekte 658 Milyon TL'ye Çıkardı

Ziraat Bankası ilk çeyrek rakamlarını açıkladı. Buna göre bankanın net kârı yüzde 15 artarak 658 milyon TL'ye ulaştı. Kredilerde yüzde 17'lik büyüme yakalayan banka, 59 milyar TL'lik hacim yakaladı. Bireysel bankacılıkta yüzde 19 artış olurken en hızlı yükseliş tarımsal kredilerde yüzde 28 ile gerçekleşti. Bankanın aktif toplamı da 151 milyar lira oldu.

Uyumlu Bir Bilanço

Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın, yaptığı açıklamada, faaliyetlerinin dengeli bir bilanço yapısı doğrultusunda gerçekleştiğini ve önceliklerinin özkaynakları ile uyumlu bir bilanço büyüklüğü olduğunu ifade ederek sözlerine şöyle devam etti: "Doğru bir zamanlama ve iş planı çerçevesinde, sürdürülebilir karlılık ve etkinlik, bu hedefe ulaşılmasında başvuracağımız en önemli enstrümanlar olacaktır."

Kredi ile Büyüme

Hüseyin Aydın açıklamasında, bilanço yönetiminde ana stratejinin, dengeli ve belirli bir zamanlama ile menkul değerler ağırlıklı bir bilançodan kredi ağırlıklı bir bilanço yapısına geçilmesi ve reel ekonomiye daha fazla katkıda bulunulması olduğunu belirtti. Ayrıca Aydın, tarımın özellikle de endüstriyel tarımın finansmanına öncelik verildiğini, hedeflenen müşteri segmentasyonunda tarımın daha etkin bir yapılanma ile organizasyona dahil edildiğini sözlerine ekledi.

Alternatif Araçlar Sunulmalı
Aydın, "Bir büyüme ülkesi olan ülkemizde tasarruflar kıt olduğundan yatırım ve tasarruf açığının daraltılmasına ihtiyaç duyulmaktadır" dedi. Aydın, "Gerek para gerek mali politikalarda bu hususa hak ettiği önem verilmeye başlanmıştır. Ülkemizdeki tasarruf eğiliminin artırılması ile ekonomiye sürdürülebilir kaynak sağlanması, müşterilere alternatif tasarruf araçları sunulmalı" diye konuştu.

Sabah